|
|
Dış Bağlantılar | Konu Araçları | Mod Seç |
11-09-2008, 11:46 | #1831 |
Moderatör
|
Sayın Mine hanım, nasılsınız? Çimlerim konusunda sizi tekrar rahatsız edeceğim. Geçen sene, tavsiyeleriniz doğrultusunda Huwasan, sportak, Turfset kullanarak (iki sefer) çimleri büyük ölçüde toparlamıştım. Tamamen bozulan yerleri de iyice temizleyerek, yeniden ekim yaptım. Yeni ekilen alan da tahminen 200 m2 yi buldu. Bu alanda kullandığım çim tohumu inno seeds adı altında % 25 lol.pre.numan-%30 lol.pre.gator, %10 fes.casonova-%10 poa miracle-fortuna... karışımı idi. Sulamaları sabah erken saatlerde 20 dakika olarak ayarlamıştık. Sulamayı (1 dönüm) 11m çapında, 2 vardiyada; birinci kısım 7, akabinde ikinci kısım 8 kafa sulamakta. Yani her yer yeteri kadar sulanıyor. Temmuz ayının sonuna doğru ve Ağustos ayında yeni ekilen alanda kurumalar başladı. Kontrol ektiğimde kurumaların kökten olduğunu gördüm. Tohumun cinsinden olabilir mi? Evvelce kullandığım tohum CEBECO idi. Her iki tohumu da İstanbul'da bu konuda söz sahibi olan İstanbul Tohum'dan almıştım. Daha evvece yer yer bulunan suotları (köyde kaynaş diyorlar) şimdilerde hemen hemen onu ekmişim gibi heryeri sardılar. Çim çimlikten çıktı vesselam. Şimdi, ben diyorum ki; Bayramdan sonra, bütün bu çim alanı güzelce bir Roundup ile ilaçlayayım. Yeşil aksam olarak ne varsa ölsün. Bu ilaç su otlarının sadece yeşil aksamına mı tesir eder, köklerin de eder mi? Kökleri soğan gibi. Çiçeğe geçmiş olanlar, eğer tohum döktülerse ne yapmalı? Daha sonra iyice bir sulama yapıp, tohumların da yeşermesini temin ederek tekrar Roundup yapmak gerekir mi? bu sefer tohuma kaçmalarına müsaade etmeden. Yani demek istediğim ben bütün bu otları -geniş yapraklı olsun olmasın- nasıl bitirebilirim? ki Mart ayında bir daha bütün olarak çim alanı yapayım? Bazen de kendi kendime boşver bas ayrık tohumunu diyorum. Ama istediğim ayrık tohumu da öyle gül gül kocaman sert yapraklı olmamalı, çim görümüne en yakın olanı olmalı. Fikirlerinize ve önerilerinize ihtiyacım var. Saygılar. |
12-09-2008, 22:48 | #1832 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
|
|
13-09-2008, 00:11 | #1833 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Bu arada ayrık tipi çimler sizin ikliminiz için uygun olmaz. Zaten yapısını da beğenmezsiniz. Yeni ekili alanlardaki kurumalara gelince muhtemelen mantar hastalıklarından kaynaklanmıştır. Tohumla ilgisi olduğunu düşünmüyorum. Yeni tesis edeceğiniz alanda ekim yapmadan önce tohumu çökertene karşı ilaçlayın. Tohum kutusuna 1 kilo tohuma 1 tatlı kaşığı Captan veya Pomarsol karıştırın. İyuice çalkalayıp tohumun toza bulanmasını sağlayın, ekimi böyle yapın.Çıkış sonrası da gözlemleyin. Sulama sisteminize bir tank ilavesiyle ilaçlama ve gübrelemeyi basitçe ve rasyonel yapabilirsiniz. Kolay gelsin Güler Hanım. |
|
13-09-2008, 02:34 | #1834 |
Moderatör
|
Sayın Mine hanım, çok teşekkür ederim. Ben de yazdığım gibi, ot ilacının tohuma tesir etmeyeceğini ve sulayarak tekrar yeşerdikten sonra ikinci ilaçlamam gerektiğini düşünmüştüm. İşin zor kısmı kapak olarak kullanılacak toprağı ayarlamak. Tohumu ilaçlamayı düşünmemiştim, öneriniz için teşekkür ederim. Sulama sistemimiz, artezyenden gelen su 60 tonluk depoya geliyor ve bütün bahçe buradan sulanıyor. Çimler otomatik sulama, sebzeler ve çiçeklerin çoğu damlalıklı sulama ile. Bu yüzden çim ilaçlaması, motorlu sırt pompası ile yapılıyor, yani depoya ilaç koymuyoruz. İlaçlamayı(ot ilacını) bayramdan sonra yapsam da, ekim işini, Şubat sonu-Mart ayına bıraksam daha mı iyi olur? Teşekkürler ve saygılar. Düzenleyen Güler : 13-09-2008 saat 09:01 Neden: harf hatası |
13-09-2008, 23:41 | #1836 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-03-2008
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 166
|
mine hanım mavi ladin hakkında bir sorum var.çimlenen tohumlar 2-3 cm ye ulaştıklarında kırılmalar başlıor.Bunu nasıl engelleyebilirim.? |
14-09-2008, 13:29 | #1837 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 03-10-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 53
|
Sevgili Mine Hanım Yaklaşık bir aydır leylağımın yaprakları ortalarından kararmaya başladı. Önce yaprakları keserek uzaklaştırmaya çalıştım ama hala devam ediyor. Forumda baktığım kadarı ile mantar olabilir diye 2 hafta önce captan uygulaması yaptım ama daha önceki yanlış uygulamalarım ve çiçek kayıplarımdan dolayı çok korkuyorum ve bir kere uyguladım. Resmini de yükledim acaba bunun nedeni mantar mıdır? Yine ilaçlama yapayımmı? Şimdiden teşekkür ederim |
14-09-2008, 23:10 | #1838 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Saygılar. |
|
14-09-2008, 23:12 | #1839 |
agaclar.net
|
Bu tarifinizden birşey anlayamadım. Acaba nasıl bir kırılmadan bahsediyorsunuz? Fotoğraf çektiyseniz yükler misiniz lütfen? |
14-09-2008, 23:15 | #1840 |
agaclar.net
|
Fotoğrafta kararmayı tam seçemedim, flaş patlamamış, net birtane yükleyebilir misiniz? |
15-09-2008, 17:05 | #1841 |
Ağaç Dostu
|
Merhaba Mine Hanım; kızım İngiltere'de yaşıyor ve can eriğini çok seviyor. Tüplü can eriği alıp götürmek istiyorum. Nette yaptığım araştırmada, tozlayıcı olması gerektiği anlatılıyor. Tek bir ağaç olursa, tozlanma nasıl olur? Bilgi ve önerileriniz için şimdiden teşekkür ederim. |
15-09-2008, 22:32 | #1842 |
Ağaç Dostu
|
Bu nedir?
Mine Hanım merhaba. Seradan satın aldığım çiçeklerin topraklarında kus kus büyüklüğünde, yarı şeffaf birşeyler var. Hafif sıkınca içinden sıvı çıkıyor. Önce böcek yumurtası olabilir diye düşündüm ama aralarında mavi renklileri de görünce merakım daha da arttı Bunlar ne olabilir? |
16-09-2008, 09:42 | #1843 |
Moderatör
|
Sayın Mine hanım, açıklamalarınız için çok çok teşekkür ederim. Sizi bu konuda çok yorduğumun farkındayım, lütfen kusura bakmayınız. Ancak bir problem daha var; bedava olarak gelen bu mil (içindeki su otları vasıtasıyle) maalesef bize çok dert verdi. Hani derler ya ''astarı yüzünden pahallı oldu'' aynen öyle oldu. Eşim de bu milden sebze bahçesine de serpmişti. Su otları öyle bir fışkırdı ki tahmin edemezsiniz. Damlalıklı sulama borularının yerlerini bile bulamaz olduk. Yani tam bir dert oldular. Bir iki kere otları yolmak için adam bulduk, ama baktık ki baş edemiyoruz, bel küreği ile tabaka tabaka toprağı devirmeye başladık. Bu arada bu su otlarının köklerinin soğanlarını gördük, ama bazıları kökten çıkan uzun kılcar damarlar gibi yapmışlar ve bu kılcar damarların uçlarında da minik minik soğan topları mevcut. Şimdi ben bir ilaçlama yapacağım biraz bekledikten sonra, düşen tohumların da yeşermesi için sıkı bir sulama yapıp tohumları yeşertip tekrar ikinci bir ilaçlama yapacağım. Daha sonra Honda çapa makinası ile bütün alanı iyice bir çapalayıp, toprağı alt üst yapacağım. Diyelim ki bu kök soğanların veya yumruların bir kısmı dışarı çıkar ve güneşte kurur, pekii bu kılcar damarların uçlarında bulunanlar, yeniden yeşerebilir mi? veya bu safhada yapılacak başka bir ilaçlama var mı? Teşekkür ederim. |
16-09-2008, 10:12 | #1844 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 03-10-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 53
|
Sevgili Mine Hanım Size bahsettiğim kararma (belki de kahverengileşme demeliyim) resimlerini yolluyorum. Bunların biraz daha koyu renkli halini kamelyamda oldu. Kamelyamda tüm yapraklarını döktü ve çıplak kaldı. 1m ara ile leylağımla yan yana duruyorlardı. Birbirine geçen bir hastalık mıdır acaba? En alttaki resim kamelyamın çıplak hali (ölmüşmüdür 2 aydır bu durumda ) |
16-09-2008, 12:10 | #1845 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 27-06-2008
Şehir: ist
Mesajlar: 6
|
Merhabalar. Ben libya çimi tohumu arıyorum. Acaba İstanbul da nerede bulabilirim.? Ayrıca libya çimi ile beraber dikilebilcek neler vardır. ? Örn. Yonca,ak-kırmızı üçgül , brom , bermuda çimi vs. Ben susuzluğa,sıcağa,soğuğa basmaya dayanıklı bir zemin elde etmeye çalışıyorum. Çim gibi değilde kır bahçesi gibi. Alternatiflerede açığım.. Teşekkür ederim.. |
16-09-2008, 23:45 | #1846 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Ot bu mu? bu şekilde soğancıklar yapar. |
|
16-09-2008, 23:58 | #1847 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Bütün bu istediğiniz nitelikleri aynı anda taşıyan ve İstanbul iklimine özellikle kışın uyacak bir formülasyon ise yok. Sıcağa ve susuzluğa dayanıklı olanın kışa dayanımı yok. Kışa dayanımı olanın basıma dayanımı yok gibi. |
|
17-09-2008, 00:10 | #1848 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Ancak gümrükten topraklı fidanı geçirmeniz karantina kuralları yüzünden imkanlı gözükmüyor. Götürebilirseniz ne ala, kızınızı sevindirirsiniz. Ancak şunu da unutmayın, can erikleri soğuğa ve dona hassastır, ılıman iklime uygundur. Kızınız böyle bir yerde oturuyorsa sorun yok, yoksa fidanı kaybedip üzülmesi de mümkün. |
|
18-09-2008, 15:20 | #1850 |
Yeni Üye
|
Merhaba Mine Hanım, Evimde bulunan salon bitkimin yaprakları sararıp dökülüyor. Önceleri çok su verdiğimi ve güneşi sevemediğini düşündüm. 2 haftada 1 kere sulamaya başladım ve yerini değiştirip direkt güneş görmeyecek bir yere aldım. Fakat iyileşme olmadı. Acaba saksısını mı değiştirsem diye düşündüm ama mevsimi olmadığını öğrendim. Yapraklarında kahverengi lekeler oluşup sonra sararıp en sonunda da döküyor. O kadar çok yaprak döküyor ki sonunda hiç yapraksız kalıp ölmesinden çok korkuyorum. Bitkimi iyileştirmek için tavsiyelerinizi dört gözle bekliyorum. Yardımlarınız için şimdiden çok teşekkür ederim. Saygılarımla. Not1: Bitkimin fotoğraflarını da ekliyorum. Not2: Bitkimin adını bilmediğim için size salon bitkisi olarak söz ettim. |
18-09-2008, 20:28 | #1851 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-03-2008
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 166
|
Mine hanım resim yükleme imkanım yok şu an.Fakat kök boğazdan kırılmalar oluyor.Çimlenme harika oluyor.Neredeyse tamamı çimleniyor, fakat 1-2 ay geçip 2-3 cm olunca kök boğazından kırılıyor, **** tepeden kurumaya başlıyor.Fakat asıl sorun kök boğazdan kuruma.Hiç bir ilaç kullanmadım.tavsiyelerinii bekliyorum. |
18-09-2008, 22:15 | #1852 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Dracena marginata bitkinizin adı. Çok kanaatkardır. Ekim sonuna kadar 15 günde bir besin verin. Kireçli su bir süre sonra yaprak uçlarında kuruma yapar. Alt yapraklarını dökmesi ise fizyolojik. Zamanla sürgünlerin boyu uzayacak ve uzayan sürgünlerin sadece tepelerinde yaprak kalacak. Bu endişe edilecek bir durum değil. Bitkinin yapısı böyle. Yaprak lekeleri ise genelde mantar hastalıklarından olur. Bunun için de bir su bardağı suya 1 çorba kaşığı oksijenli su ekleyip yapraklara püskürtün, toprağına da verin. Sulama konusuna gelince, iki sulama arası hafifçe kurusun ama asla çok kurutmayın. Tabakta su bırakmayın. Mümkünse kireçsiz ve mutlaka oda sıcaklığında su verin. |
|
18-09-2008, 22:25 | #1853 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
|
|
19-09-2008, 08:12 | #1854 | |
Yeni Üye
|
Alıntı:
Size bir şey daha sormak istiyorum. Dracenanın kökleri saksının altından çıkmış durumda. Bu mevsimde saksısını değiştirip daha büyük bir saksıya alsam olur mu? Yoksa ilkbaharı mı beklemeliyim? |
|
19-09-2008, 09:38 | #1855 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 31-01-2008
Şehir: ISPARTA / Yozgat
Mesajlar: 178
|
Yaprak renkleri
http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=1957 148. mesajımda sorduğum ve cevap alamadığım konuyu size sormak istiyorum. Bizi aydınlatırsanız çok seviniriz.. Merhaba; Geçen yıl çiçekçiden aldığım alacalı benjaminim keyifle büyümeye devam etmekle birlikte, yeni sürgünlerden çıkan yapraklar(1.fotograf) tamamen alacalı değil. Orta kısımları koyu yeşil, kenar kısımları ise açık yeşil. Yaprak yaşlandıkça rengi normale döner mi? (2. fotograf). Alacalı benjaminlerin alacalılık oranlarını belirleyen etkenler nelerdir? Yaprakların renkleri hangi hallerde değişir? Bu değişim herhangi bir kimyasalla (gübre vs) kontrol edilebilir mi?Merak ediyorum. Aynı durum şefleramda da yaşanıyor. Ama gözlemlerime göre, çok ışık alan bir yerde iken çıkan sürgün ve yapraklar (sanki kloropastla ışık dengelemesi yaparmışçasına) açık renkli ve alacalı iken, daha az ışıklı yere geçince (daha fazla ışığa ihtiyacı olacağından herhalde) yapraklar koyulaşıp alacalar kayboluyor. Bu durum benjaminimde böyle değil. Selamlar.. |
19-09-2008, 18:58 | #1856 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 07-03-2008
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 166
|
Mine hanım ilaçların kullanım şeklinden ve dozundan biraz bahsedebilirmiiniz?Birde fide torbalarına diktiğimde uygulama nasıl olacak?Bundan bahsederseniz sevinirim. |
20-09-2008, 18:11 | #1857 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
|
|
20-09-2008, 18:12 | #1858 |
agaclar.net
|
Her iki ilacı da 1 lt suya 1 çay kaşığı dozunda kullanabilirsiniz. Fide torbalarına dikim yaptığınızda da can suyu olarak ilaçlı su veriniz. |
20-09-2008, 18:37 | #1859 | |
agaclar.net
|
Alıntı:
Aşırı azotlu gübreleme bitkinin rengini yeşile döndürebilir. Işık yoğunluğu da etki eder. Karanlık ortamlarda alacalılık kaybolmaya başlar, bitki buna tahammül edemez çünkü fotosentez için az klorofil mevcuttur. Aşırı ışık ise ayrı bir sorun olabilir çünkü yaprağın renk durumunu koruyacak olan pigmentasyon bozulur. Alacalı bitkilerde karşılaşılabilen en önemli sorun bazı alacalılıkların stabil olmamasıdır. Bu durumda bitki albino veya düz koyu yeşil sürgünler verebilir. Bunların kesilerek uzaklaştırılması gerek. Ancak sizin sorununuz bu değil. Bu yüzden siz sakın dal kesmeyiniz. Bitkilerinizin ışık yoğunluklarını değiştirip fosfor ve potasyumlu besinler veriniz. Düzenleyen Mine Pakkaner : 21-09-2008 saat 14:57 |
|
21-09-2008, 07:56 | #1860 |
Ağaç Dostu
|
Mine Hanım; Ben Ağustos ayı içerisinde orman gülü çelikleri aldım. Çelikleri yaklaşık 15 gün suda beklettikten sonra torf içerisine diktim. Şimdi takip ediyorum bazıları solgun durmasına rağmen sanırım bir tanesi canlı. Bu aşamada eğer başarılı olur da çeliği tutturabilirsem nasıl bir yere geçirmem gerekiyor? Veya şu anda çeliklerin dikili olduğu saksıları nasıl bir yerde tutmam ve ne yapmam gerekiyor? Onları öyle zor şartlarda aldım ki en azından bir tanesinin tutmasını gönülden istiyorum. Bana bilgi verebilirseniz çok sevineceğim. |
|
|