solucanlarla kompost yapma

[epsody]

Arkadaşlar konu başlğıma aktif veya pasif katılımlarla ilgi duyan üye arkadaşlara minnet ve şükranlarımı sunarım

[mts]

Herkesin bayramını en içten dileklerimle kutlarım. Yüce Rabbimiz bizleri nice ramazanlara ulaştırsın.
Solucan gübresine tere dikmiştim. Aradan 2 hafta geçmesine rağmen hiçbir tohum çimlenmesi gözlemlenmedi. Ben %100 solucan gübresi kullanmıştım. Hatam bu olsa gerek. Gübrem asitlenmiş ve bitkinin çıkmaması için elinden geleni yapıyormuş gibi geldi bana. Şimdi yeniden komposta başladım. Bu denememde arkadaşlarımın dediği gibi daha az solucan gübresi kullanarak tere dikeceiğim. Sonuçları yine eklerim inşallah.

[wega]

arkadaslar, daha fazla kirmizi kompost solucani bulmak icin ne yapmaliyim...ucret karsiliginda da satin alabilirim...bigilendirirseniz sevinirim..ben bu ise taktim kafayi

[epsody]

Arkadaşlar bu mesajımda sizlere konu başlığımın içeriğinin kapsadığı oluşumlara değinmek istiyorum.

Bazı arkadaşların solucan gübre arayışları, kırmızı solucan temin ederek bu gübreye ulaşmak düşüncelerine katılıyorum, fakat benim bu konu içinde anlatmak istediğim, gübreyi oluştururken işletme amaçlı değil bahçemizin toprağını daha organik gübreyi sağlarken pratik olarak kendi imkanlarımızla bu gübreyi sağlamaktır.

Ben bu gübrenin içeriğindeki özellikleri " kompost hazırlama " başlığında'ki mesajlarımı okursanız kendi tekniğim diye lanse ederek açıklamalarda bulunarak çukurda kompost uygulamaları içinden adeta keşif te bolunmuş inancı, bahçemde yetiştirdiğim ürünlerde görüyordum.

Sanalda bahçemi gezen arkadaşlar bunu fark etmişlerdir.

Arkadaşlar ben kompost gerçeğini fark ettikten sonra bütün gübrelerin kompostlaştırarak toprak ve bitkiler için daha yarayışlı bir oluşum içine girmesi ile toprak tarafından kabul görmüş besin özeliği ile bitkiler tarafından organik özelliği üstünlük göstermesiyle, ben bu kompostun topraktaki solucanlara sunarak işlenmesi ile topraklar ve bitkiler için en değerli besini sağlanmasıydı.

Şimdi size topraklarımızdaki solucan populasyonlarını arttırarak, bu işi dışardan solucan aramadan bitki yetiştireceğimiz toprak parçalarına gübre ve organik atıklardan oluşan kompostlarımızı çukur veya kanal şeklinde açarak hasat sonunda doldurarak yeni ekim ve dikim zamanına kadar toprak solucanlarına sunarak "solucanlara kompost" olşumunu başlatmalılar.

Başlığımızın anlamına uygun oluşum bence bu olmalı, çünkü ben bu anlayışla solucanlarla kompost yaparak solucan gübresinin sihirini yakalamaya çalışıyorum.

[emelyavuz]

Merhabalar, forumunuzu uzun zamandır takip ediyorum ancak üye olmak için yeni fırsat bulabildim. Benim sizden burada öğrenmek istediğim konu şu ;

Solucan gübresi için çürümüş materyaller ile solucanlar besleniyor ancak halen solucanlar toprak içindeler. Sn. Epsody'nin eklediği fotoğrafta tesisde kutu paneller içinde toprak içinde yetiştirme yapılıyor. Benim burada anlayamadığım gübrenin kullanım zamanı geldiğinde veya satışı yapılacağı zaman içinden solucanlar ayrılıp toprak nasıl alınıyor ? İçerisinden solucanların yok edilme işlemi nasıl ?

Bu konuda bana bilgi verebilirseniz çok mutlu olurum. Bu forumda yorum yapan herkese emekleri için teşekkür ederim. saygılarımla.

[x-29]

Merhaba,
Bunun icin birkac yontem uygulaniyor. Eger uretim yerden yuksekte bu is icin imal edilmis yataklarda yapiliyorsa, yataklarin alt kismini olusturan elekler sallanarak gubre alt kisimda toplanir.
Ikinci metot ise yerdeki yataklarda yapilan imalatta kullaniliyor. Yataklardaki gubre hasat edilmek istendiginde solucanlara sadece yataklarin kenarlarinda besin verilmeye baslaniyor. bir sure sonra hemen hemen tum solucanlar kenarda toplandigi icin ortaki kisim aliniyor (az da olsa bir kisim solucan bu kisimda kaliyor ama cokta onemsenmiyor.)
Ucuncu metot ise 28 gun metodunda uygulaniyor. Belirli bir miktar solucan, yatak malzemesi ve besinler bir kaba konularak 28 gun bekletiliyor. Solucanlar bu zaman icerisinde hem besinleri gubreye donusturuyor hemde uremeye basliyorlar. urettikleri kozalarinda 28 gun icerisinde bir cogu aciliyor. Daha sonra bu kap bir elek sistemine bosaltiliyor. Once icindeki solucanlar, daha sonra kozalar ve en sonda gubre ayriliyor.
Ozetle su anda kullanilan hasat metotlari bunlar.

Orijinal Mesaj Sahibi emelyavuz

Merhabalar, forumunuzu uzun zamandır takip ediyorum ancak üye olmak için yeni fırsat bulabildim. Benim sizden burada öğrenmek istediğim konu şu ;

Solucan gübresi için çürümüş materyaller ile solucanlar besleniyor ancak halen solucanlar toprak içindeler. Sn. Epsody'nin eklediği fotoğrafta tesisde kutu paneller içinde toprak içinde yetiştirme yapılıyor. Benim burada anlayamadığım gübrenin kullanım zamanı geldiğinde veya satışı yapılacağı zaman içinden solucanlar ayrılıp toprak nasıl alınıyor ? İçerisinden solucanların yok edilme işlemi nasıl ?

Bu konuda bana bilgi verebilirseniz çok mutlu olurum. Bu forumda yorum yapan herkese emekleri için teşekkür ederim. saygılarımla.

[emelyavuz]

Sn. X-29, vermiş olduğunuz ayrıntılı bilgi için teşekkür ederim.

[epsody]

x-29 katılmlarınla bu başlığa gösterdiğin ilginden dolayı sana müteşşekkirim, sağolasın.

[mumunal]

[Alıntı]
Vermikompost İşleminde Kullanılan Solucan Türleri
Vermikültür endüstrisi faaliyetlerinde kullanılan ve aerobik kompost veya sığır gübresi yığınlarında sıklıkla rastlanan kompost diğer adıyla gübre solucanı türleri şunlardır:

Eisenia fetida (tiger worm),
Eisenia andrei (red tiger worm),
Dendrobaena veneta,
Lumbricus rubellus (red worm),
Perionyx excavatus (Indian blue worm),
Eudrilus eugeniae (African nightcrawler),
Fletcherodrilus spp,
Heteroporodrilus spp,
Pheretima excavatus.

E. fetida, E. andrei, D. veneta türleri ılıman iklim kuşağındaki bölgelere iyi adapte olurken, L. rubellus and P. excavatus sıcak tropik iklim alanlarında daha fazla görülür. Bu beş tür, organik atık/artıkları indirgemek için yapılan vermikompost çalışmalarında en iyi sonuçları veren türlerdir (Edwards and Bohlen, 1996).

Yukarıda sayılan türler içinde, ticari amaçla kurulan vermikültür/ vermikompost işletmelerinde en fazla tercih edilen tür Eisenia spp ve ikinci olarak da Lumbricus rubellus’tur (Dickerson, 2004) .
Eisenia spp’nin en fazla tercih edilen tür olmasında rol oynayan çok sayıda sebep mevcuttur. Bunlar:
1) bu tür diğer türlerden daha hızlı besin tüketir ve daha yüksek üreme ve populasyon artış oranlarına sahiptir,
2) yeterli besin içeriğine sahip çevrelerde yaşama, mevcut besini tüketme ve çoğalma kapasitesi yüksektir,
3) çok farklı ilklim ve çevre koşullarına uyum sağlayabilir,
4) uygun çevre koşulları ve kolay ulaşılan yeterli miktarda besin kaynağı mevcut ise populasyon artışı çok hızlı olur (Edwards and Bohlen, 1996).
Bu sebeplerden dolayı Eisenia spp, özellikle ılıman iklim kuşağındaki coğrafyalarda olmak üzere tüm dünyada ticari veya ticari özellikte olmayan vermikompost işletmelerinde en fazla tercih edilen ve en fazla kültürü yapılan solucan türüdür.

[mumunal]

Vermikompost İşleminde Kullanılan Organik Artık ve Atık Çeşitleri
Vermikompost işlemi, ulusların şehirleşme ve endüstrileşme seviyesiyle beraber büyüyen bir çevre sorunu olan “evsel ve endüstriyel artık/atık” sorununa “sürdürülebilir” bir yöntem olarak 1970’li yıllarda başlayan ve her geçen gün artan bir ilgi görmektedir. Vermikompost yöntemi ile vermikompost ürünü elde etmede kullanılan organik çöp çeşidi çok fazladır. Bu organik artık/atık çeşidi grubunda kanalizasyon içeriği, kirli su atıklarındaki katı çöpler (Neuhauser et al., 1988), bira, mantar ve kağıt endüstrisi (Butt, 1993; Edwards, 1988a) gibi çeşitli endüstriyel işletme artık/atıkları, süpermarket ve restorant artıkları (Edwards et al.,1985), işlenmiş patates artıkları, tavuk, domuz, büyükbaş, koyun, keçi, at ve tavşan yetiştiriciliğinde (Edwards, 1988b) ortaya çıkan hayvansal artıklar, bahçecilikte ortaya çıkan ölü bitki ve çim artıkları yer almaktadır. Son yıllarda bu alanda yürütülen çalışmalar, Amerika’da kanalizasyon atıklarının stabilizasyonu (Neuhauser et al.,1988) ve İngiltere’de hayvan, sebze ve endüstriyel atıkların işlenmesi konularında yoğunlaşmıştır.

[mumunal]

Vermikompost İşleminde Uygulanan Yöntemler
Vermikompost faaliyetlerinde, farklı organik çöpler farklı işlemlerden geçirilerek işlenir (Edwards and Burrows, 1988).
Domuz ve büyük baş hayvan gübresi samanla karıştırılarak veya üre düzeyini azaltmak için sıvı kısımdan ayrılarak kullanılabilir. Domuz gübresi toplandıktan en az 2 hafta sonra sığır gübresi ise 3-4 gün sonra solucanlara besin olarak sunulabilir. Ördek, hindi ve tavuk gübreleri yüksek seviyede amonyak içerdikleri ve amonyak solucanlar üzerindeki zehir etkisi yaptığıiçin, bu değer 0.5 mg/g seviyesine düşene dek, bu dışkı artıkları samanla karıştırılmış dahi olsa solucanlar bu gübre yığınlarına bırakılmamalıdır. Öte yandan endüstriyel atık/atıklar; kağıt ve bira sanayi artıkları, işlenmiş patates, restorant ve bahçe artıkları vermistabilizasyon sürecinde solucanlar tarafından kolaylıkla kabul görürler (Edwards, 1998).

Vermiteknoloji alanında uygulanan yöntemler; basit açık alan yığın sıralarından (windrow), kompleks kapalı sistem (continuous) reaktörlere kadar uzanan geniş bir çeşitliliğe sahiptir (Price, 1987). Toprak üzerinde açık sıra-yığınlar şeklinde yapılan sıra metodunda süreç çok dikkatli takip edilmelidir. Solucan üretiminin, 50 cm’lik derinliğe sahip yataklarda, organik artık/atıkların düzenli aralıklarla ve ince katmanlar şeklinde yapıldığı sistemler fazla işçilik gerektirmez ve uygulaması kolaydır. Soğuk iklimlerde bu sistemin bir örtüyle dış ortamdan izole edilmesi gerekir. Kasa, sandık/ kutu şeklindeki basit kaplardaki (batch) üretim kullanışlıdır ve bu sisteme istenildiğinde besin ilavesi ve artık dışarı atımı otomatik yapan sistemler de monte edilebilir. Hem solucan hem de kompost (kest) üretimini maksimize etme amaçlı yeni tasarımlar geliştirme çalışmaları devam etmektedir. Vermiteknoloji alanındaki teknik gelişim, ileri teknoloji ile insan gücü gereksinimini azaltarak minimum zamanda maksimum solucan biokütle üretimini ve maksimum miktarda organik artık veya atıkları işlemeyi sağlamayı hedeflemektedir (Edwards, 1998).
Vermiteknoloji alanındaki yöntemler genel olarak üç kategoriye ayrılabilir. Kurması kolay ve teknolojisi basit olanlar, teknolojisi ve fiyatı yüksek olan sistemlerden daha fazla iş gücü gerektirir ve bu gruptaki yöntemlerin vermikompost üretiminde verim düzeyleri ikinci gruptakilere göre daha düşüktür. Çünkü ikinci gruptaki teknolojiler çöpü çok hızlı işler. Bu sebeple, bir vermikültür işletmesinde veya çalışmasında hangi seviyede teknolojinin kullanılacağı alan büyüklüğüne, iş gücü kaynaklarına ve işlenecek artık veya atık tipine göre belirlenir (Edwards, 1998).

Bu alanda uygulanan yöntemler şöyle sınıflandırılabilir:

1) Düşük maliyetli zemin yataklar veya sıralar (Low-Cost Floor Beds or Windrows): Açık alan sıra yığınları (windrow) veya basit duvarlarla çevrili yataklar (floor beds) vermikomposting alanında kullanılan en basit yöntemlerdir. Bu yatakların büyüklükleri konusunda kısıtlama yoktur, fakat enine uzunluğun 2,4 m’yi geçmemesi, yığının tamamının işlenmesini kolaylaştırır. Yığının uzunluğu çok daha az öneme sahiptir ve tamamen kullanım alanına bağlı olarak belirlenebilir. Vermikompost karışımı doğrudan toprak üzerinde olabilir ve sızma sebebiyle toprağın suya doyması diye bir durum olmaz. Bu metodun uygulamasında yeterli su ilavesi ve fazla suyun serbest şekilde yığını terk etmesi sağlanmalıdır. Bu zemin yataklar/ sıralar organik maddeyi diğer yöntemlere göre daha yavaş; 6-12 ayda işler. Bu süre içinde buharlaşma ve sızıntı sebebiyle bitki besin kayıpları olabilir (Edwards, 1998).

2) Hareketli besleme-kapaklı yataklar (Gantry-Fed Beds): Vermikomposting alanında işlem etkinliğini arttırmak için, yatak derinliğinin en fazla 1 metre olması ve yiyecek katmanlarının 1-2 cm olarak sıkça ilave edilmesi önemlidir. Bu amaç yatak kenarları üzerinde yükselen hareketli bir kapak kullanımı ile gerçekleştirilebilir. Az, ama sık besin ilavesi çöp işleme etkinliğini en yüksek seviyeye çıkarır, kompostlaşma sürecinde ısı üretiminin en alt seviyede kalmasını ve solucanların devamlı olarak en taze besinle yüzeye yakın beslenmelerini temin eder (Edwards, 1998).
3) Konteynır veya kutular (Containers or Box Systems): Edwards (1988a) büyük veya küçük kutu/ kaplar içinde gerçekleştirilen yığın (batch) vermikomposting metodunda çok fazla iş gücü gerektiği için bu malzemelerin, ilave birimlerle geliştirilmesi gerektiğini vurgulamıştır. Bu yöntem daha çok küçük çaplı ev ve yemekhane gibi mekanlar için uygundur.

4) Yükseltilmiş hareketli-besleme kapaklı yataklar (Raised Gantry-Fed Beds): Solucan faaliyeti genelde üst 10-15 cm’lik organik çöp tabakasında gerçekleştiği için zamanla ilave edilen besin tabakaları içeriyi doldurur, bunların boşaltılması gerekir. Çöplerin işlenme etkinlik ve hızını arttırmak için, yatak malzemesine ayak ekleyerek yükseltmek ve böylece ürünü alttan almak mümkün olur. Yatak, delikli bir alt kısma sahipse, buradan kest alttaki hareketli (çekmece) bölüme dökülerek toplanabilir. Karışım materyali yaylı bir üst kapaktan günlük olarak ince tabakalar halinde ilave edilip, işlenen besin alttan toplanırsa bu şekilde yatak içindeki solucanlar rahatsız edilmeden sistem sürekli kullanılabilir. Bu sisteme, tamamen mekanize “besin ilave” ve “vermikompost toplama” parçaları takılabilir. Böylesi otomatik devamlı-işleyen reaktörler (automated continous- processing reactor) 2 yıl boyunca problem yaşamadan ve etkili bir şekilde kullanılabilir (Price and Phillips, 1990; Edwards, 1995).

[mumunal]

Vermikest Özellikleri
Solucanın sindirim sistemindeki özel mikrofloranın, organik maddenin hızlı bir şekilde humusa benzer son döküntü materyali olan vermikesti oluşturmada bilhassa sorumlu olduğu ifade edilmiştir. Bu dışkı materyali; granülümsü ama homojen, kokusuz ve mikrobiyolojik açıdan solucanın beslendiği materyalden daha aktiftir (Doube and Brown, 1998). Daha da önemlisi, solucan dışkısı içindeki önemli bitki besin elementlerinin suda çözünürlükleri, solucanın besin olarak içine aldığı materyalin çözünürlüğünden daha fazladır ve düşük hızla bu besinleri ortama bıraktıkları için daha uzun süre bitkiyi besleyebilirler (Buchanan et al., 1988). Bu kestler, sahip oldukları çok küçük organik kalıntıları ve mikroorganizmaları bulundukları topraklara veya organik maddelere bulaştırırlar. Daha sonra, kest içindeki bu mikroorganizmalar toprakta temas ettikleri; bulaştıkları organik maddenin ayrışma hızını arttırır ve bulundukları organik maddenin solucan tarafından sindirilmesini kolaylaştırırlar. Bu kestlerin bitki büyüme düzenleyicileri gibi biyolojik bakımdan aktif maddeler içerdikleri de bildirilmiştir (Edwards and Bohlen, 1996).

Vermikompost son ürünü olan solucan dışkısı (vermikest) içindeki bitki besin elementleri, bitkiye yarayışlılık ve konsantrasyon değeri açısından ticari saksı karışımlarından ve geleneksel metotlarla (termofilik kompost) üretilen kompost ürünlerinden daha üstün özelliklere sahiptir. Oksijenli parçalanmadan sonra solucanın sıvı formda aldığı besinler sindirim sisteminde daha ileri seviyede parçalandığı için; vermikest bitkiye yarayışlı (ileri parçalanma gerekmeden bitkinin alabildiği formda) besin elementleri açısından zengindir (Buchanan et al.,1988).
Örneğin; vermikest zengin 10-15 cm lik üst topraktan 5 kat daha fazla mineral N, 7 kat alınabilir potasyum, 3 kat fazla kalsiyum içerir (Barley,1961). Vermikompostun içindeki bitki besin elementlerinin %97’si özellikle N, P ve K bitki tarafından büyüme sırasında doğrudan alınabilir formdadır (Barley, 1961). Vermikestin içindeki bitkiye yarayışlı bazı besin elementleri konsantrasyonu, termofilik kompost ile elde edilen ürünlerin içerdiği konsantrasyon seviyelerinden daha yüksektir. 1970’li yıllarda vermikompost çalışmalarına İngiltere’de başlamış olan Prof. Clive Edwards şöyle diyor:

“Vermikest piyasada bulunan tüm organik gübreler içinde en üstünüdür. Vermikestin mikrobiyal aktivite seviyesi topraktan 10 ila 20 kat daha fazladır. Bu yüksek mikrobiyal çeşitlilik, bitki gelişimini teşvik eden kimyasalların (hormon ve diğer bileşikler) ve zararlı bitki patojenlerinin gelişimini baskılayan enzim ve çeşitli bileşiklerin üretilmesini sağlar” (Logsdon, 1994).

Vermikestin içerdiği, solucan mukusu ile çevrelenmiş besin elementleri yavaş salınır ve bitki tarafından hemen kullanılabilecek formdadır. Bu besinler yavaş çözündüğü için sızıntı sonucu besin elementlerinin kaybı söz konusu olmaz. Ayrıca vermikestin gözenekli, yüksek havalanma ve su tutma kapasitesi bu maddeyi mükemmel bir toprak “düzenleyicisi” yapmaktadır. Bu özelliklere ilaveten bu materyal bitki köklerini aşırı sıcaklıklardan korur, erozyonu ve yabancı ot gelişimini azaltır. Vermikest kokusuzdur, insan sağlığına zarar verebilecek patojenler veya kimyasal madde içermez ve %100 tekrar kullanılabilir maddeler içermektedir. Vermikest sera ve saksı topragı olarak hayal edilebilecek en mükemmel karışım materyalidir. Hem bahçe hem de tarla bitkilerinde söz konusu pozitif etkiler gözlenmiştir. En hassas bitkilerde dahi yanma etkisi görülmez ve tüm besin elementleri suda çözünebilir özelliktedir. Malç olarak kullanıldığında sulama ile besin elementleri doğrudan bitki köküne ulaşır (Anonymous, 1992).
Çoğu zenginleştirici saksı karışım materyaleri 2-3 gün içinde besinlerini kaybederler. Vermikest ise saksı içinde besin kaynağı olarak fonksiyonunu söz konusu materyalerden 6 kat daha uzun süre muhafaza ederler. Bu sebeple, aynı miktar saksı toprağı için diğer karışımlardan 5 kat daha az miktarda vermikest yeterli olacaktır. Ayrıca, vermikest diğer ticari saksı karışımlarından daha ucuzdur ve daha iyi sonuç verir. Vermikest ağırlığının 2-3 katı suyu tutabildiği için daha az sulama masrafı söz konusudur. Bitki köklerini kimyasal gübreler gibi yakmazlar (Anonymous, 1992).

[mumunal]

Vermikompost Ürünlerinin Bitki Besleme Amaçlı Kullanımı
Vermikestin bitki besleme etkisi ilk kez Fosgate ve Babb (1972) tarafından rapor edilmiştir. Araştırmacılar, sığır gübresinden elde edilen kestin “özel sera çiçek karışımına” eş değer seviyede bitki büyümesini teşvik ettiğini ifade etmişlerdir. Handreck (1986), vermikestin bitkilerin ihtiyaç duyduğu -çoğu iz- element ihtiyacını karşılayabileceğini fakat çoğu kestin bitkilerin tüm N ihtiyacını karşılayamayacağını ifade ederken; Edwards (Edwards et al.,1985), çoğu organik artık/atıklarda yeterli seviyede besin olduğu ve vermikompost sürecinde çok az N kaybı olduğu görüşünü savunmaktadır. Edwards ve Burrows (1988), vermikestin peat, çam kabuğu ve değişik ticari (Kettering loam, Levington kompostu gibi) karışımların, değişik oranlarda çeşitli sebze, meyve ve soğanlı süs bitkilerinin yetiştirilmesinde kullanıldığı çok geniş bir çalışmada, kestin bariz şekilde bitki çimlenme hızını ve bitki büyümesini arttırdığını rapor etmişlerdir. Edwards ve ekibinin bir çalışmasında, bezelye, marul, buğday, lahana, domates ve turp bitkileri önce hayvansal atıklardan elde edilmiş vermikest içeren küçük saksılarda çimlendirilmiş ve daha sonra şaşırtma yapılmıştır. Bu çalışma süs bitkileriyle de aynı şekilde tekrar edilmiştir. Her iki çalışmada da çimlenme hızının ve fide büyümesinin kest içeren karışımlarda, ticari saksı karışımı içeren saksılara göre daha iyi gerçekleştiği ifade edilmiştir. Organik artık ve atıklardan elde edilen değişik kest çeşitlerinin soğanlı süs bitkilerinde kullanıldığı çalışmalarda, özellikle krizantem, salviya, petunya bitkilerinin çok daha erken dönemde çiçek açtıkları görülmüş ve bu etkinin kestin içindeki mikrobiyal aktivite sonucu oluşan kimyasalların hormonal etkileri olabileceği ifade edilmiştir (Edwards, 1988a,b). Ticari bir bitki karışımına sadece %5 oranında hayvan atıklarında elde edilmiş kest ilave edilmesinin bitki büyümesinde bariz bir iyileşmeye sebep olduğu ve bu etkinin sadece besin içeriğinden kaynaklanmadığı öngörülmüştür. Diğer bir çalışmada lahana bitkisi domuz gübresinden elde edilen kest içinde çimlendirilmiş ve araziye nakledilmiştir. Hasat zamanına kadar kest karışımında büyüyen bitkilerin büyüme ve olgunlaşma değerlerinin diğer karışımlardaki bitkilerin değerlerinden çok daha iyi olduğu rapor edilmiştir (Edwards and Burrows, 1988).

Edwards ve ekibi, solucan sindirim sistemindeki mukusun mikrobiyal populasyonlar için optimum bir ortam oluşturarak vermikestin mikrobiyal çeşitlilik ve populasyon miktarlarını arttırdığını ifade etmiştir. Vermikest granülleri içinde korunan zengin mikrobiyal çeşitlilik, bitki büyümesini teşvik eden çok miktarda kimyasalın (bitki büyüme hormonları) üretildiği yerdir. Bu büyüme hormonları da vermikompost sürecinde oluşan hümik bileşiklere yapışmakta ve bitki ihtiyaç duyduğunda suda çözünürlükleri yüksek olan bu kimyasalları kolaylıkla alabilmektedir.
Günümüze kadar çok sayıda farklı bitki türüyle gerçekleştirilen çalışmalar; üstün özelliklere sahip kestlerin diğer peat veya farklı ticari bitki ortamları ile karıştırılmasıyla çok kaliteli bitki büyüme ortamlarının elde edilebildiğini göstermiştir.

[mumunal]

Vermikompost Ürünlerinin Bitki Hastalıklarını Kontrol Amaçlı Kullanımı
Edwards ve ekibi vermikestin, çimlenme öncesinde, sırasında ve sonrasında sebep oldukları enfeksiyonlar sebebiyle büyük ekonomik kayıplardan sorumlu toprak kökenli bitki hastalıklarını baskılama kapasitesini araştırdıkları saksı denemelerinde, kestin Rhizoctonia, Fusarium (Şimşek-Erşahin, 2007), Pythium ve Verticillium (Edwards and Arancon, 2004) gibi toprak kökenli patojenlerin sebep olduğu hastalıkları etkili şekilde kontrol edebildiğini ortaya koymuştur.

Steril kestin hastalık gelişimi üzerindeki baskılama etkisinin kaybolması, bu etkinin mikrobiyal antagonizmaya dayalı olduğunu düşündürmektedir. Karşılaştırmalı çalışmalarda, vermikestin mikrobiyal aktivite seviyesinin termofilik komposta göre çok yüksek olması durumu (Hoitink and Boehm, 1999), vermikestin toprak kökenli bitki çürüklük etmenleri üzerindeki hastalık baskılama potansiyelini arttıran ana etmen olarak düşünülmektedir (Edwards ve Arancon, 2004). Fusarium spp. ile yapılan bir çalışmada (Szczech, 1999) hastalık oluşumu veya şiddetini baskılama etkisinin diğer patojenlerde olduğu gibi biotik orjinli olduğu ifade edilmiştir. Bu çalışmada büyükbaş hayvan gübresinden üretilen vermikestin, Phytophthora nicotiana üzerindeki baskılama etkisinin fungitoksik değil fungistatik olduğu öngörülmüştür. Rhizoctonia spp. hastalıkları üzerinde yapılan çalışmalarda, aynı seviyede hastalık baskılama etkisinin oluşması için Phythium spp. ve Phytophthora spp.’ye göre daha yüksek (%40 hacim) miktarda vermikest kullanımı gerektiği rapor edilmiştir (Szczech ve Smoliska, 2001).

Termofilik ve mezofilik kompost ürünlerinin fide çökerten ve bitki çürüklük etmenleri olan fungal patojenleri baskılama mekanizması iki grupta toplanmıştır: Özel mikroorganizma türlerini gerektiren “spesifik baskılama” etkisi ve çok geniş bir mikroorganizma çeşitliliğine dayanan “genel baskılama” etkisi (Edwards ve Arancon, 2004). Phythium ve Phytopthora üzerinde yapılan kompost uygulamalarında, bu patojenleri baskılayan mikro florayı besleyecek organik madde miktar ve kalitesinin arzu edilen genel baskılama etkisinin ortaya çıkışında esas belirleyici etmen olduğu ifade edilmiştir. Rhizoctonia ile yapılan çalışmalarda, dayanıklı skleroşiya yapısı oluşturan bu patojene karşı, Tricoderma, Flavobacterium gibi spesifik antogonistik etkiye sahip özel mikroorganizma florasının mevcudiyetinin “spesifik baskılama” etkisinin ortaya çıkması için gerekli olduğu ifade edilmiştir.

Vermikestin katı formunda kullanımının yanı sıra son yıllarda vermikestten, havalandırmalı (aerated) ve havalandırmasız (non-aerated) olarak elde edilen vermikest çayının hem toprak kökenli ve toprak üstü bitki patojenlerine karşı veya gübre olarak kullanımı son on yılda hızla yaygınlaşmıştır.

Havalandırmalı (aerated) vermikest çayı elde etmede 1 hacim vermikest ile 10/50 hacim içilebilir çeşme suyu karıştırılır ve 12-24 saat düzenli olarak içine hava verilir veya suyun devamlı sirkülasyonu sağlanır. Havalandırmasız (non-aerated) vermikest çayı hazırlamak için 1 hacim kest ile 3/10 hacim çeşme suyu üzeri açık bir konteynır içinde karıştırılır. Bu karışım günlük karıştırılabilir veya karıştırmaksızın 1 ila 3 hafta bu şekilde beklemeye bırakılır.

Havalandırmasız kest çayı yapımında kullanılan ilave maddeler; maya, alg tozu karışımları solüsyondaki bakteri populasyonunun artışını sağlar (Zibilske, 2004). Toprak kökenli hastalıklarla mücadelede, toprak altı vejetatif organların veya tohumun kest çayı içinde tutularak bu kısmın solüsyondaki microbiyal populasyon ile kaplanması sağlanır. Yaprak ve meyva patojenlerine karşı vermikest kullanımı spreyleme şeklinde uygulanmaktadır (Scheurell and Mahaffee, 2002).

Kompost ve vermikest çayı ile yapılan çalışmalarda, bu solüsyonların bitki hastalıklarını baskılama etkinliği ile sahip olduğu bakteri populasyon seviyesi arasında doğru orantılı bir ilişki gözlenmiştir (Suthar, 2007).

[mumunal]

Merhaba. Sizleri bir süredir okuyorum, hatta kısmen de olsa uygulamaya çalışıyorum (sıcak kompost, solucan gübresi) apartman dairesinin balkonunda ne kadar olabilirse o kadar.
Solucanı ne yapacaksın diyen meraklılara da balık avlamak için bahanesini uydururken; GDO lu tohumlardan elde edilen, kimyasal pompalanmış sebze-meyveler aklıma geldi bir an.

Yabancı dil olmayınca bu konudaki kaynak yetersizliğini takdir edersiniz. Özellikle detaylar konusunda sizlerin katkısı küçümsenemez.
Ancak bu konuda bir şeyler daha öğrenmek çabasında iken yukarıda aktardığım bilgilere rast geldim. Bir faydası olur düşüncesi ile linkteki bilgileri aktardım.

[epsody]

Sn Arkadaşım mumunal bu başlıktaki çalışmalara gösterdiğin ilgin için seni kutlarım, ayrıca bu konularla ilgilenmenin nedenlerini ortaya koyarsanız sizinle bu çalışmaları ileriye götürmenin imkanlarını artırarak gelişmesini sağlayabiliriz.

İlginizin devamını dilerken size burada tekrar görmek isterim sevgiyle kal.

[epsody]

Kompost çukurundaki kompost solucanlarımın bir kaçı.

[mumunal]

Deneme çalışmalarımdan aktardığım resimde görünen yoğurt kabı içerisinde normal toprak var. Solucanların beslenmesi için ise çayını yaptığım ısırgan otu posasını kabın içerisine toprakla karıştırmadan bıraktım (bu arada kabın ağzı resimde görüldüğü gibi sürekli açık kalmıyor, kapatıyorum). Bir süre posanın üzerinde beyaz küfler oluşmaya başladı. Arada bir kontrol ettiğimde ise solucanların etrafında dolaştığını (muhtemelen yemek maksatlı) gördüm.
Isırgan otunu içerdiği mineraller açısından tercih ettim. Resimde en büyük solucanın gübreleri görülmekte fakat toprak ile arasında görünüş olarak bir fark göremedim.

Aynı solucanlardan birini kısmen olgunlaşmış kompostun içerisine bıraktım ve takip ettim, bir süre sonra kıvrılmaya başladı. Sanırım kompost içerisindeki amonyak seviyesi solucanı oldukça rahatsız etmişti.

Kısmen olgunlaşmış kompost içine toprak solucanı değilde kompost için kullanılan at,sığır gübresi solucanı bıraksak acaba aynı tepkiyi verirler mi?

Amacım bir şekilde gübre solucanı temin etmek ve denemelere devam etmek.

[x-29]

Merhaba,
Solucan gubresi uretmek icin evlerde kullanilan aparatlar genellikle siyah plastikten yapilir (http://www.reln.com.au/composting-c-3.html). Bunun nedeni solucanlara daha uygun bir ortam hazirlamaktir. Ayrica kabin icindeki yatak materyalide bir ortu ile ortulmelidir. Sanirim sizin taniladiginiz kivrilma olayi genllikle isiga gosterilen tepkiye benziyor. Kuflenme kompost isleminin ayrilmaz bir parcasidir. Fakat genellikle bu is icin kullanilan solucanlar kuflu materyale pek ilgi gostermiyorlar. Fakat toprak solucanlari icin bu durum pek sorun yaratmiyor (Ayrica kendi bahcemde 2 adet 220 lt kompost kutusu var bunu orada gordum.). At gubresi kompost yapimi icin en kaliteli gubredir. Icindeki besinler tam olarak sindirilemedigi icin mukemmel solucan besinidir. Fakat dikkat edilmesi gerek nokta gubrenin geldigi hayvanlarda kurt ilaci kullanilip kullanilmadigina dikkat edilmesidir.

Orijinal Mesaj Sahibi mumunal

Deneme çalışmalarımdan aktardığım resimde görünen yoğurt kabı içerisinde normal toprak var. Solucanların beslenmesi için ise çayını yaptığım ısırgan otu posasını kabın içerisine toprakla karıştırmadan bıraktım (bu arada kabın ağzı resimde görüldüğü gibi sürekli açık kalmıyor, kapatıyorum). Bir süre posanın üzerinde beyaz küfler oluşmaya başladı. Arada bir kontrol ettiğimde ise solucanların etrafında dolaştığını (muhtemelen yemek maksatlı) gördüm.
Isırgan otunu içerdiği mineraller açısından tercih ettim. Resimde en büyük solucanın gübreleri görülmekte fakat toprak ile arasında görünüş olarak bir fark göremedim.

Aynı solucanlardan birini kısmen olgunlaşmış kompostun içerisine bıraktım ve takip ettim, bir süre sonra kıvrılmaya başladı. Sanırım kompost içerisindeki amonyak seviyesi solucanı oldukça rahatsız etmişti.

Kısmen olgunlaşmış kompost içine toprak solucanı değilde kompost için kullanılan at,sığır gübresi solucanı bıraksak acaba aynı tepkiyi verirler mi?

Amacım bir şekilde gübre solucanı temin etmek ve denemelere devam etmek.

[mumunal]

"vermikompostu alt kattan toplamak icin 3 katinda dolmasi beklemek zorundaydim. Cunku 3 cu kat doldugunda sistemdeki solucanlarin %90 ilk kata cikmis oluyor. Bunun nedeni bu turun yuzeyde besleniyor olmasi."
Sayın x-29 anlayamadığım bir husus var. Vermikompost için kullanılan solucan türü için uygulanan 3 veya 2 katlı yatak sisteminde toprak solucanı kullanılabilirmi?

Diğer husus, gübrenin ayrılması işlemini anlamakta güçlük çekmem.
"Eger uretim yerden yuksekte bu is icin imal edilmis yataklarda yapiliyorsa, yataklarin alt kismini olusturan elekler sallanarak gubre alt kisimda toplanir."
Toprak içerisine karışmış, toprak rengine çok benzeyen gübreler nasıl olurda topraktan ayrılarak alt kısımda toplanır.

Örneğin benim çalışmamda solucanların gübreleri toprakla tamamen karışmış durumda yani elde ettiğim ürün solucan gübresi değil solucan gübreli toprak.
Elbette mantıklı bir açıklaması vardır bu ayırma işleminin, ama görmeyince anlamak dolayısı ile uygulamaya koymak bir hayli zor.

[fıratplastik]

selamlar.amatör olarak hayvancılıkla uğraşıyorum inek ve manda besliyorum.çiftliğin içine koyduğum tanklarda toplanan gübreleri solucanlarla kompost yapıyorum.evde yapmıştım ama randıman alamamıştım yerlerini beğenmezse kaçıyorlar hepsi,evde her yer solucan oldu.geniş alanlarda yapmanızı tavsiye ederim

[x-29]

Merhaba
Sorularinizi biraz daha aciklamaya calisayim.

"Sayın x-29 anlayamadığım bir husus var. Vermikompost için kullanılan solucan türü için uygulanan 3 veya 2 katlı yatak sisteminde toprak solucanı kullanılabilirmi? "

Toprak solucanlari kompost solucanlarindan biraz daha farklidirlar. Kompost solucanlari yuzeyde bakteriler tarafindan ayristirilan organik atiklarla beslenirler. Toprak solucanlari ise yine yuzeye gelmekle birlikte toprak altinda da beslenebilirler. Mesala kompost solucanlari eger bahcede kalin bir malc tabakasi yoksa ve sicaklik uygun degilse yasayamazlar. Fakat toprak solucanlari hemen hemen her tur toprakta yasabilirler. Toprak solucanlarini katli sistemlerden cok eger imkan varsa bahcede Epsody nin uyguladigi teknikle veya al kismi kesilmis 50-60 lt bir plastik cop kutusunu toprak uzerine yerlestirip, icine sebze meyva atiklari ile beraber esit miktarda kuru yaprak, saman gibi kuru malzemeleri karistirarak koymak sureti ile yapilabilir. Ben bu is icin yapilmis 2 adet 220 lt plastik varil (http://www.tumbleweed.com.au/pages/default2.htm) kullaniyorum. Bu sistemin en begendigim tarafi solucan bulmak icin ugrasma derdi olmayisi. Cunku solucanlar bir sekilde topraktan geliyorlar. Gecen gun benim hali hazirda artik ekdigim varili actigimda icinde yaklasik yarim kilo civarinda solucan vardi. Eger firsatim olursa bu hafta olgunlasmis olan varili acacagim ve fotograflari gondermeye calisacagim. O zaman bu metot biraz daha kolay anlasilabilir.


"Eger uretim yerden yuksekte bu is icin imal edilmis yataklarda yapiliyorsa, yataklarin alt kismini olusturan elekler sallanarak gubre alt kisimda toplanir."
Toprak içerisine karışmış, toprak rengine çok benzeyen gübreler nasıl olurda topraktan ayrılarak alt kısımda toplanır.

Ticari olarak kullanilan kompost sistemlerinde toprak kullanilmaz. Onun yerine yatak malzemesi olarak kompost kullanilir. Solucanlar hem yatak malzemesini hemde ortama eklenen besileri (gubre, organik atiklar vb.) tuketirler. Ayni zamanda ortamdaki kendi gubreleride yatak gorevi gorur. Sonucta elde edilen solucan gubresi elendiginde ince bulgur gorunumdedir. Eger gubre uzun zaman araliklari ile toplanirsa oldukca yuksek oranda solucan gubresi (vermicast) icerir (Ben garajda bulunan katli sitemleri yilda bir kere topluyorum.). Bu gubre bazen yeniden kompost islemine (sicak kompost veya kompost cayi) tabi tutularak "vermicompost" elde edilir.

Umarim kafanizi karistiran sorular biraz daha netlesmistir.

[epsody]

Arkadaşlar hepinize eniyi dileklerimle kutluyorum, katılımlardaki payşımlarda büyük perfomans göstererek başlığın bu seviyelerde açıklığa kavuşarak gelişmesi

başta x-29 arkadaşımız, başlığa yeni katılmış mumunal arkadaşımızın gayretli ve araştırmacı ruhla bu işi yürütmesi son olarakta ilk mesajında bukonuya verdiği

önemi gösterecek öneri ve telkinlerde bulunan fıratplastik arkadaşımızın çalişmaları bana bu cumhuriyet bayramında çifte çoşkuyu yaşatarak sevinçlerim had

safhaya vardı. iyiki sizler bu başlıkta varsınız.

Arkadaşlar bende sizin bu başarılı çalışmalarınıza paralel bir çalışma ile sezonda bu konuda toprak çukurunda soğuk kompost ve bahçemin birçok alanlarında malç

uygulamaları ile bu konu başlığına uygun yepyeni bir yöntemle bahçe toprağımda solucan populasyolarını artıracak ekim alanlarının solucanlar tarafından

gübrelenerek yeni sezona iyi bir ekim toprağının oluşumuna imkan sağlıyacak çalışmalarımı en ince ayrıntılarına kadar açıklamalarda bulunacağım.

Arkadaşlar sezonun başında geçen senenin çukurdaki yaptığım toprak solucanlarında katılımı ile oluşumunu tamamladığı soğuk kompostu alarak çukuru boşalttım,

daha önce bahçemden ve çevreden topladığım otları yayarak solarizasyonla soldurarak kuruttum, bir yandan oluşturduğum mutfak atıklarından fermantasyonla sıvı

gübre posalarını kompost çukuruna bir sıra soldurulmuş otlardan sonra aralalara doldurarak fermantasyon esaslı soğuk kompost çukurunu doldurup olgunlaşması için

kapattım.

Bahçe çalışmalarına paralel olarak daha önce ağaçlarımdan ve çevreden topladığım budanmış ağaç dal ve yapraklarını dal öğütücü ile öğütererk daha sonraları malç

yapmak üzere bir yerde toplamaya başladım.

Sezon bitiminde bahçede toprak hazırlığı ve sonbahar temizliğini mütakip önce 25kg toz leonardit'le 25kg biofarm organik palet gübreyi homojen bir karışımla

ağaçlarımı gübreledim. Kompost çukurunda olgunlaşmış kompostu çıkararak önce ağaçların diplerine 2-3cm kalınlığında malç uygulamasında kullandım, çukurdaki

kompostun tamamını ağaçların iz düşümüne glelecek şekilde uyguladım.

Boşalan kompost çukurunu gelecek sezonda kullanılmak maksadıyla daha önceki uygumamadaki özenle doldurup kapattım, dönmeme bir hafta kala dal öğütücü

makinadan çıkardığım dal ve yaprak yongaları bahçemin tamamına yayarak malç uygulamasında bulundum.

[epsody]

Arkadaşlar yukarıda açıkladığım bahçe çalışmalarının konu başlığına katkılarının açıklanmasını özetlemek gerekirse topraklarımıza uygaladığımız gübre ve kompostun malç uygulaması ile desteklemesi sonucunda kış aylarındaki nemin etkisiyle gübre-lenardit ikilisinin sağladığı besine paralel olarakta malç malzemesinin sağladığı solucanlara yataklık görevi ile solucanlarla kompost ve gübrelemeye le de malç'ın organizmalar tarafında işleme sokulmasıyla oluşan toksinlerle bahçemizde yabani ot oluşumlarının önüne geçmiş olarak, bahçemizde kombine olarak solucan gübresi sağlamanın yanında bahçe toprağımızda organize olmuş bir çalışma ile daha verimli sonuçlar yaratmış olacağız.

[mumunal]

Gösterdiğiniz ilgi ve alakadan dolayı teşekkür ederim öncelikle.

Anladığım kadarıyla;
Ticari olarak kullanılan sistemlerde saf kompost içinde toprak solucanı kullanılıyor ve bu
aynı zamanda yatak görevi görüyor ( bu arada yatak dediğimiz şeyi açıklığa kavuşturmak
açısından solucanların bulunduğu ortamın taban kısmı olsa gerek.) Ortama eklenen (gübre,
organik atıklar vb.) besinler kompost üzerine serpiliyor, komposta karışması sağlanmıyor.

Uzun zaman aralıkları ile Yüksekte bulunan elek sallandığında ise yüksek oranda solucan
gübresi elenmekte; yani her durumda elenen saf solucan gübresi değil kısmen de olsa kompost
içerebilmekte.

Solucanlar tabii olarak ürediklerinde yavru solucanların küçük olmasınsan dolayı eleği oluşturan delik çapları ne kadar ki o delikler yavrular için tehlike oluşturmuyorlar?

Linkte bulunan vidyoda sözünü ettiğiniz yerden yüksek bir sistem sözkonusu. Elekten süzme işleminin nasıl yapıldığı anlaşılmıyor fakat çok net anlaşılan bir şey; elekten süzülen ürün oldukça nemsiz daha doğrusu oldukça kuru, çünkü elekten geçip yere düştüklerinde tozuyorlar. Toprak solucanları için uygun olmayan bir ortam olsa gerek.

[x-29]

Merhaba,

[QUOTE=mumunal;525298]Gösterdiğiniz ilgi ve alakadan dolayı teşekkür ederim öncelikle.

Ortama eklenen (gübre, organik atıklar vb.) besinler kompost üzerine serpiliyor, komposta karışması sağlanmıyor.

Evet. Fakat yatak malzemesi bu sistemlere ilk basta ekleniyor. Daha sonra sadece ustten kompost veya besin maddeleri elenerek sistem devam ediyor. (solucanlar kendi gubreleri icindede yasamlari devam ettirebilmektedirler.) ilk baslarda elde edilen gubre saf olmasada daha sonralari elde edilen gubreler oldukca yuksek miktarda solucan gubresi icerir. Fakat yillik uretim miktarlari 500metrekup civarinda diyorlar. Benim tahminim elde ettikleri solucan gubresini elenmis kompost ile karistiriyor olabilecekleri yonunde. Cunku 500 metrekup cok buyuk bir rakam degil bu turde bir isletme icin.

Solucanlar tabii olarak ürediklerinde yavru solucanların küçük olmasınsan dolayı eleği oluşturan delik çapları ne kadar ki o delikler yavrular için tehlike oluşturmuyorlar?
Bu sistemlerde genellikle solucanlarin cogunlukta bulundugu ust kisim nemli tutuluyor. Gonderdiginiz isletme sanirim Almanya veya Avusturya'da cunku yataklarin tepesinde fiskiye sistemi mevcut degil. Sadece ortama ekledikleri gubre ile nemi sabit tutuyorlar. Kompost solucanlari yuzeyde beslendigi icin surekli ust kisimda kalirlar. Bunun icin alt kisimdan ufak solucanlarin dokulmesi dusuk bir olasilik.
Diger tur sitemlerde yataklardan toplanan kompost cok asalamali eleklerden gecirilerek cesitli boydaki solucanlar ve kozalar ayirilir. Bunu cok guzel anlatan bir video vardi ama bulamadim. eger bulursan linki gonderirim.

Bu sistemlerin bir dez avantaji kompostun cok kuru olmasi bu da kompost icinde yararli bir cok bakteri ve mantarin olumune sebep oluyor. Kompost hafif nemli olmali ve maksimum yararin saglanmasi icin hemen kullanilmali.

Ayrica kapali kutularda veya cuvallarda tutulan kompost mumkunse kapali mekanlarda acilmamali. Kapali ortamlarda kompost icinde zarali mikroorganizlar rahatlikla ureyebilirler. Cuval veya kap acildinda bu bakteriler solunum yolu ile alinabilir ve saglik sorunlarina yol acabilir.


iyi calismalar.

[x-29]

Pazar gunun benim garajda tuttugum solucan gubresi kutularindan birini actim. Burada urettigim gubreyi sadece sebze ve tohum yetistirmede kullandigim icin yilda bir kere kompostu topluyorum. Bu kutular aslinda worm farm olarak piyasada biliniyor.
System uc uretim kati ve bir sivi toplama haznesinden olusuyor. Once birinci kata yatak malzemesi ve solucanlar konuyor. Daha sonra artiklar eklendikce olusan gubreler iceride birikiyor. Bu kat dolduktan sonra ikinci ve ucuncu kati koyarak islen aynen devam ediyor. Fakat ben her kat doldugunda bir ust kata yeni yatak malzamesi koyarak isleme devam ediyorum. Diger turlu kutularin dolmasi cok uzun suruyor. Ucuncu kat doldugunda alt kattaki solucan faliyeti en aza iniyor. Bu kati cikartip uste koyuyorum. Daha sonra yavas yavas kompostu ustten almaya basliyorum. Isigi goren solucanlar daha asagilara dolayisi ile bir attaki kaba geciyorlar (kaplari alt kismi elek seklinde). (Resim 1-2, bu arada 1 ci resmin ortasindaki yelpaza seklindeki sey aslinda isiga reaksiyon gostererek sallanan bir solucan.).3 cu resim bu senenin hasadini gosteriyor. Biraz kuruduktan ve elendikten sonra kullanima hazir hale gelecek. Bu sistem oldukca kucuk gorunsede her kat ortalama 10-15 kg arasinda kompost tutabiliyor. Sanirim son hasat ile 15 kg civarinda yuksek saflikta solucan gubresi elde ettim.

iyi calismalar

[x-29]

Hazir ise baslamisken bahcedeki soguk kompost varillerinden yaklasik 4 aydir olgunlasmakta olaninida actim. Bu sistem biraz daha az caba gerektiren bir system. Tek yapilmasi gerek alt kismi acik olan bu varili topragin uzerine yerlestirmek sebze, meyve atiklarini eklemek. Ben ayrica bahcede solan cicekler ile sebzeleri saplarinida sisteme ekliyorum. Ayrica eklenen atiklardaki nitrojeni dengelemek icin kirpilmis kagit (ofislerdeki kagit kiyma makinalari bu is icin bicilmis kaftan) veya saman ekliyorum.
Yaklasik her 15-20 cm kalinligindaki atik katini 10 cm iyi kalite toprak ile kapatiyorum. Bu sistemdeki fazla suyun dengelenmesinde faydali oluyor. Ayrica eger sirke sinekleri artarsada tarimsal kirec veya dolomite ile ph dengelemesi yapiyorum. Bu sekilde varil dolunca ustunu tekrar toprakla kapatip olgunlasmaya birakiyorum. Sistemin hacmi 220 lt ve icindeki kompost ise curudukten sonra 1/20 oraninda kuculuyor. Yani varilin dolmasi epey zaman aliyor. Ekte birkac resim ekledim.
Resim4 Sistemin genel gorunumu.
Resim6 Bitmis kompost
Resim 8 Elenmis kompost
Resim 9 Elenmis kompost yakin plan. Daire icindeki kucuk taneler yaklasik 1 mm capindaki solucan kozalari.

Iyi calismalar.

[mumunal]

Değerli paylaşımlarınız için teşekkürler. Elinize sağlık.

[idris şenol]

sayin epsody mutfak atiklarindan sivi gubre yapimi hakkinda bilgi verirseniz sevinirim