agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Doğaya ve Yaşamınıza Sahip Çıkın > Doğa, Çevre, Ekoloji, Gıda Hukuk ve Politikaları
(https)




Beğeni Düzeni3Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 13-11-2007, 12:41   #61
Ağaç Dostu
 
bademagacı's Avatar
 
Giriş Tarihi: 11-03-2007
Şehir: Bursa
Mesajlar: 162
Konu benden yana kapanmıştır. İsteyen devam etsin.

bademagacı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-11-2007, 12:41   #62
Ağaç Dostu
 
celalsungur's Avatar
 
Giriş Tarihi: 29-08-2007
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 1,632
Galeri: 93
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi bademagacı Mesajı Göster
Sayın Yücel Özlem size gerçekten inanamıyorum. Yazdığım linkte zaten herşey yazılı. Sizler konuyu saptırma konusunda uzmanlaşmışsınız.
Yücel Bey, Pelin, Allah aşkına bitirelim artık bu tartışmayı, lütfen kapatalım bu konuyu. Çok sevdiğim insanların bu tarz tartışmalara girmeleri kahrediyor beni. Yücel Bey, lütfen cevap yazmayın.

celalsungur Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-11-2007, 12:57   #63
Ağaç Dostu
 
Yücel Özlem's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-04-2006
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3,116
Galeri: 137
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi bademagacı Mesajı Göster
Sayın Yücel Özlem size gerçekten inanamıyorum. Yazdığım linkte zaten herşey yazılı. Sizler konuyu saptırma konusunda uzmanlaşmışsınız.
Sayın Bademağacı, inanabilmek için, önce anlamak gerekir.

Yazdığınız linkte yazılı olanları, yani işin doğrusunu, buraya ben taşıdım. Sizin, yaptığınız yanlışı düzeltmeye çalıştım. Sizin yanlışınız yüzünden, başkalarının da yanlış hükümler vermesini; detekliyor göründüğünüz kampanyanın, zarar görmesini; önlemek istedim.

Siz, yanlış olan yazınızı düzeltmek, yanlışınızdan dönmek, yerine; yanlışınızı işaret edenlerin, yanlış yaptığını ispata çalışıyorsunuz.

Yücel Özlem Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-11-2007, 13:05   #64
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,247
Galeri: 88
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi bademagacı Mesajı Göster
Adınıza ağaçların dikilebilmesi için toplam 100 milyon gönüllüye ulaşmak gerekiyor. Daha çok kişiye ulaşmak için desteğinizi esirgememeniz dileğiyle..
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi M.Gürbüz Mesajı Göster
70 milyonluk Türkiyeden 100 milyon gönüllü arayıp 9 meşe dikimini bu şarta bağlaması ne kadar gerçekçi?
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Yücel Özlem Mesajı Göster
Sevgili Bademağacı, Sanıyorum siz bu kampanyayı destekliyorsunuz. Ancak, konuyu yanlış ilettiğiniz için bakın, Sayın M.Gürbüz haklı olarak ne diyor: "70 milyonluk Türkiyeden 100 milyon gönüllü arayıp 9 meşe dikimini bu şarta bağlaması ne kadar gerçekçi?"

Sayın M.Gürbüz, bu kampanyada aranan yüz milyon gönüllü değil. Yüz milyon mesajın gönderilebileceği, kişi sayısı kadar gönüllü. Her gönüllüye yirmi mesaj gönderileceğine göre, demek ki gerekli gönüllü sayısı beş milyon. Bu yanlışı düzeltmiş olalım.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi bademagacı Mesajı Göster
Bence üzerinde bu kadar durulacak bir ayrıntı değil.
Tartışmanın başlangıcı burası...

Gelinen nokta bu:

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi celalsungur Mesajı Göster
Yücel Bey,Pelin, Allah aşkına bitirelim artık bu tartışmayı, lütfen kapatalım bu konuyu. Çok sevdiğim insanların bu tarz tartışmalara girmeleri kahrediyor beni. Yücel Bey, lütfen cevap yazmayın.
Bunu mu demeliydiniz, yoksa "bir yanlışı düzeltmiş, Yücel Bey'e teşekkür ederiz" mi demeliydiniz?

Böyle davranmakla bademagacı iyilik değil, kötülük yapıyorsunuz. Çünkü o davranışının yanlışlığını sorgulamaya gerek görmüyor, üstüne bir de desteklediğiniz için haklılığına iyice inanıyor.

Aranan gönüllü sayısı 100.000.000 değil 5.000.000 olduğu konusu, sizin için de üzerinde durulmayacak bir ayrıntı ise, zaten konuya ben de devam etmeyeceğim. Kelime haznem bu kadar, başka türlü anlatamam

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 13-11-2007, 13:13   #65
Ağaç Dostu
 
celalsungur's Avatar
 
Giriş Tarihi: 29-08-2007
Şehir: İZMİR
Mesajlar: 1,632
Galeri: 93
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi malina Mesajı Göster
Tartışmanın başlangıcı burası...
20.000 kardeşli ailede olur böyle şeyler. Sevgili Ailem, iyi ki varsınız. Hepinizi çok seviyorum.

celalsungur Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-11-2007, 08:14   #66
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,247
Galeri: 88
Tema 15. yılını kutlamış.

Alıntı:
Orhan Baba, Gündeş'e 10 üzerinden 11 verdi!
TEMA Vakfı'nın kuruluş yıldönümü gecesine katılan Ebru Gündeş, performansıyla, 'Popstar Alaturka' yarışmasında birlikte jüri üyeliği yaptığı Orhan Gencebay'dan tam 11 puan aldı....


Günaydın 15 kasım 2004


Alıntı:
Şeffaf Ebru Çırağan Sarayı'nda bir konser veren Ebru Gündeş, patlayan flaşların azizliğine uğradı.


Hürriyet 15 kasım 2007


Alıntı:
TEMA 15 yaşında
Türkiye, 1992 yılında yeni bir vakıf ve yeni bir sloganla tanıştı. Hayrettin Karaca ve Nihat Gökyiğit'in, Vehbi Koç'un önerisiyle hayata geçirdiği bu vakfın kısa adı TEMA, sloganı da "Türkiye Çöl Olmasın"dı.

Küresel ısınmanın, kuraklığın, erozyonun yarattığı felaketi, geç de olsa ilk gören onlardı. Vakfı 30 işadamıyla birlikte kurdular. Sembolleri, yeşil bir yaprak ve kırmızı kazağı, ak sakalı, sert söylemi ile Toprak Dede yani Hayrettin Karaca oldu.

Dolmabahçe Sarayı'nda, önceki gece 15. kuruluş yıldönümü etkinlikleri vardı. TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın himayesinde gerçekleşti. Ama aynı güne, hem 60. hükümete yönelik güvenoylaması hem de Cumhurbaşkanı'nın resepsiyonu girince, onsuz kutlandı. Ama Toptan'ın TEMA'ya ve diğer sivil toplum örgütlerine yönelik sıcak bakışını çok yakından biliyorum. Sivil toplum örgütleri, Toptan'ın başkanlığı döneminde, TBMM nezdinde altın yıllarını yaşayacaklar. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın...

TEMA, bugüne kadar 56 kırsal kalkınma ve 70 ağaçlandırma projesi olmak üzere toplam 126 örnek projeye başarıyla imza attı. 70 ağaçlandırma projesi ile 4,7 milyon fidanın toprakla buluşmasını sağladı. Her şeyden önemlisi de çevre konusundaki duyarlılığımızı artırdı. Bu yöndeki onlarca yasanın çıkmasına öncülük etti. 326 bin gönüllüsü var.

TEMA'da kabuk değişimi
Karaca ve Gökyiğit gibi ayrı dünyaların farklı iki insanının bu birlikteliği ancak 15 yıl sürebildi. Törende sağlık(!) nedeniyle Hayrettin Karaca yoktu. Nihat Gökyiğit de kısa bir konuşma yaptı. Gökyiğit, "Amaçlar aynı olunca, ortak noktada buluşmak zor olmuyor" dedi. Yaşı 80'i çoktan aşsa da ilk günkü heyecanından hâlâ bir şey kaybetmemiş. Geceye, perdeye yansıyan görüntüleriyle katılan Karaca'nın da her ne kadar başta devlet olmak üzere hemen herkese kırgın, öfkeli ve sitemkâr olsa da hâlâ söyleyecek çok sözü vardı.

TEMA'nın 15. yılı daha görkemli kutlanmalıydı. Ta en başından beri en büyük desteği veren Demirel ve hükümeti temsilen hiç kimse yoktu? İstanbul'un yönetici ve patronları da yoktu. Güya bizim masada rektörler olacaktı. Boş kaldı.

TEMA'da Karaca ve Gökyiğit'in boşluğunu doldurmak sanki hiç kolay olmayacak. Bu süreç eğer uzarsa, kırk tane işi olanlar 41. iş olarak yönetime girerse ve bir yıl gibi çok kısa bir süre görevde kalırsa, ileride TEMA'yı kurtarmak için de bir TEMA gerekebilir. Bizden hatırlatması!..
Abbas Güçlü / Milliyet 7 Eylül 2007

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 15-11-2007, 23:13   #67
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 30-07-2007
Şehir: yalova
Mesajlar: 479
Sayın Malina;

Küçük bir ipucu ile büyük tezatı gözlerimizin önüne sermişsiniz teşekkürler. Bazan bakmak yetmiyor bunları görmek için, yanlışlar insanların ta gözüne batıyor yine görmüyor, görüyor bu defa sorgulamıyor, "ben tema üyesiyim" demek ne büyük entellektüel tatmin ki insanları görmez yapabiliyor. Keşke bu vakıf amacından sapmamış olsada bizlerde eleştirmeyip destekleyip övünsek, birileri lüzumsuz muhalefet yaptığımızı zannediyor ve üyesi olduğu kuruluşu savumakta da acze düşüp kişilik sorunu haline getiriyor.

Bütün bu vurdum duymazlık yüzünden ülkenin dağı taşı satılıyor, pazarlanıyor bile bile yok ediliyor, götürüsü getirdiği ile kıyaslanmayacak ölçüde bilinçli işler yapılıyorken bu hataları yapan siyasilerle iç içe olup susmayı anlayamıyorum

Bu gün yarın yine sesi çıkar, suudi kralına "Sevda tepesinin" garanti edildiği, yıllardır üstü kapatılan bu konu otel odalarında peşkeş çekiliyor Atatürk'ün Türkiyesinde buna rağmen vakfımız saraylarda kokteyller verebiliyor.

Tema bence önce kendilerindeki erozyonu önlemelidir. Saygılarımla.

Mucip Gürbüz Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 16-11-2007, 10:14   #68
Ağaç Dostu
 
İlkin's Avatar
 
Giriş Tarihi: 09-07-2007
Şehir: Adana
Mesajlar: 1,632
Galeri: 51
Valla tebrikler çok güzel yazmışsınız Mucip Abi.

Hele "Tema önce kendilerindeki erozyonu önlemelidir", ne güzel söylemişsiniz. Ülkede üzerinde ağaç dikilmemiş toprak ve bina dikilmemiş yer kalmadığı zaman ne yapacaklar merak ediyorum. Olur olmadık insanlara görev veriliyor!!! Yapılacak işlere daha rahat imza atılsın diye sanırım.

Ankara'da Hoşdere caddesinde otururken karşımızda bir park vardı yanında da bir apartman, apartmanın en altı iş yeriydi. Kiralandı bir güvenlik firması geldi, önündeki kocaman 5 çam ağacını sabaha karşı kestiler. O ağaçlar koruma altındaydı güya, iş yeri açıldı 7-8 ay çalıştı ve iş yerini kapatıp gittiler. Olan ağaçlara oldu, olan bu dünyaya oldu; Doğadan 5 can daha aldılar

İlkin Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 17-11-2007, 09:51   #69
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,247
Galeri: 88
Şu an HaberTürk kanalında Tema Vakfı Kaynak Geliştirme ve Halkla İlişkiler Bölüm Başkanı Yeşim Beyla ile bir röportaj var. Bugün İstanbul'un büyük meydanlarında Temanın düzenlediği toplantılar olduğunu söyledi. Düzenli dinleyemediğim için (arada gelen telefon) sitelerine baktım. Herhangi bir bilgi yok.

Su kullanımı konusunda geliştirdikleri projelerden söz ediyor... % 8 si evlerde kullanılıyormuş konu acil diye sadece buna el atmışlar...

Tekrarladıkları için hatırladım, sebze meyveyi akar suda yıkamayın diye uyarı varken, bahçenizdeki havuzları doldurmayın diye bir uyarı yoktu. Ama haklılar, konu başlığı Suyu boşa harcamayın.

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2008, 14:01   #70
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,247
Galeri: 88
Tema'dan Nihat Gökyiğit ve ekibi ayrıldı

Tekfen Holding'in kurucu ortaklarından Nihat Gökyiğit, dostu ve BM Çevre Ödülü sahibi Hayrettin Karaca'yla birlikte 1992 yılında kurduğu Tema Vakfı'ndaki Mütevelli Heyet Başkanlığı görevinden ayrıldı.
Bu ayrılık için Gökyiğit, "Yerlerimizi gençlere bırakıyoruz" diyor.
Yönetim Kurulu Başkanı Çelik Kurdoğlu'nun da Gökyiğit'le birlikte istifası Tema'da yeni bir yapılanmanın işaretini veriyor.

Gökyiğit bu tabloyu "Tema ara dönem geçiriyor. Mütevelli heyetimiz en kıdemli yönetim kurulu üyemiz olarak benim yerime Kemal Yavuz'u seçti. Bütün bunlar konsensüs içinde oldu" diye takdim ediyor.

Küreselleşmeye karşı
Karaca, Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı'nın (Tema) "ulusalcı" bir söylemle politik bir tavır alma yolunu seçti. Gökyiğit ise tarımdan, su ve enerji politikalarına kadar çok geniş bir çalışma alanına sahip olan Tema'yı "proje" vakfı olarak konumlandırdı.
Gökyiğit bu yelpazeyi, "İkimiz de aynı yapıda olsaydık, eşbaşkanlığa ne gerek vardı" cümlesiyle açıklıyor.

"15 yıldan fazla bir zamanda 45 milyon dolar yönetildi. Hiçbir yanlış yapılmadı. Ormana yönelik tehditler nedeniyle devletin kurumlarına 40'tan fazla ava açmışız. Hükümetin attığı iyi adımları da görmezden gelemeyiz. 'Topraklarımız satıldı' deniyor. Türklerin AB ülkelerinde, burada satılanın 4 katı gayrimenkulü bulunuyor" diyor Gökyiğit.

Emekli general alın!
Türkiye'nin ilk özel arboretumunu 1980 yılında açan Karaca, toprak kaymasına karşı yürüttüğü ağaçlandırma çalışmalarıyla "Toprak Dede" olarak anılıyor ve halen vakfın "onursal başkanı" olarak Tema'da etkinliğini sürdürüyor.

Gökyiğit yönetime asker rütbeli yöneticilerin gelmesini, "Tema kurulurken, merhum Vehbi Koç, Hayrettin'e ve bana 'Vakfın ilk yıllarında genel müdür olarak ve yönetim kurulu başkanı olarak bir emekli general alın' demişti" sözleriyle aktarıyor.
Tema'nın çalışmalarına TSK'dan çok büyük destek gördüklerinin de altını çiziyor.

Kurdoğlu da istifa etti
Tema, Gökyiğit Amerika'da olduğu sırada yaptığı mütevelli heyet toplantısında görev değişikliği yaptı. Harp Akademileri Komutanlığı'ndan 1994 yılında emekli olduktan sonra Tema'da göreve başlayan Yavuz, KKTC ve Fethullah Gülen hareketiyle ilgili iddialarda "ulusalcı" söylemlerin safında yer aldı.

Gökyiğit'in ayrılmasının kesinleşmesiyle birlikte Tema Vakfı'nda ancak 20 ay Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapabilen Çelik Kurdoğlu'nun da istifası gündeme geldi. Kurdoğlu, "Gökyiğit'le geldim, onunla gideyim" diyerek, yönetim kurulunda kalma teklifini de kabul etmedi. Kurdoğlu'nun yerine de Tema'da 1993-2006 yılları arasında genel müdür, 2006-2008 döneminde de genel koordinatör olarak görev yapan emekli generallerden Ümit Gürses getirildi.

334 bin kişilik ordu
Gürses'le Tema'daki "askeri" yapıyı konuştum, "Vakıfta ismimle anılırım, rütbemle değil" diyor.
Tema, Türkiye'deki en büyük katılımlı "sivil ordu!"
Yavuz, "Tam zamanlı olarak 156 kişi çalışıyor. Bunun yanı sıra tüm illerde ve birimlerde 555 kişi "Tema Temsilcisi" olarak görev alıyor. Ayrıca, yine Türkiye'nin her noktasında 334 bin aktif üyesi bulunuyor. Tema, aynı zamanda TSK mensuplarının üstlerinden izin almadan doğrudan üye olabileceği tek sivil toplum örgütü" bilgisini veriyor.

Çelenkler, doğal gıda satışlarıyla toplam 11 milyon YTL olan 2008 yılı bütçesinin, 9 milyon YTL'si bağışlardan oluşuyor.
Tema'nın son dönemlerde önemli gelir kalemleri arasında Japonya ve AB ülkelerinden gelen fonların olduğunu da belirten Yavuz, "Tema Almanya, Tema Hollanda'dan sonra Tema Brüksel de kuruluyor. Türkiye'deki projelere destek oluyorlar" diyor.

Tema'ya bugüne kadar aktarılan en büyük kaynak ise Doğu Karadeniz dağlarının ıslahı için Alman hükümetinin verdiği 2.5 milyon euro ve Japon hükümetinin Konya Karapınar projesi için aktardığı 400 bin dolar.

Akademisyen katkısı
Gökyiğit, New York'ta Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nda çalışan Yrd. Doç. Dr. Uygar Özesmi'yi genel müdür olarak Tema'ya getirmişti.

Şişli Etfal Hastanesi'nin Plastik Cerrahi Şefi Prof. Dr. Lütfü Baş, şehir plancısı Prof. Dr. Nuran Zeren Gülersoy, Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Vahap Katkat ile ikisi de yüksek ziraat mühendisi olan Tema Temsilcisi Demet Çavuşgil ile Şükrü Altınova'nın girdiği yönetim kurulundan, Kurdoğlu'nun yanı sıra Nuri Çolakoğlu, Prof. Dr. Gülsün Sağlamer ve Ayduk Esat Koray da ayrıldı.

Tema'nın iş dünyasından yönetim kurulu üyeleri ise Ali Koç, Fikret Evyap, Meral Gezgin Eriş ve Nihat Gökyiğit'in kızı Vahide Gigin ise görevlerini sürdürüyorlar.

Serpil YILMAZ
27 Ocak 2008

Milliyet

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-04-2008, 10:31   #71
Ağaç Dostu
 
Oğuz Karsan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 04-12-2006
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,085
Galeri: 181
Kendisine Değer Verilen Insan, Ağacı Korur

Merhaba,

Tema, Hasan veya Mustafa. İsimler önemli değil kimin alkışlanacağı veya takdir edileceği de önemli değil. Mühim olan işin başarılabilmesi.

Ülkemizin ağaçları, ormanları, değerleri, florası, endemik bitkileri, tohumculuğu yavaş yavaş hepsini kaybediyoruz. Ve hala birbirimizle tartışıyoruz. İşte esas sorun burada kimse birileriyle barışamıyor.El sıkışamıyor.

Amaç, Ülkemiz değerlerinin kaybolmasına izin vermeden, Bizden sonraki kuşaklara aktarabilmek olmalı. Bunu yaparken farklı yöntemler izlenebilir. Ama asıl olan barışık olmaktır. Neden bizim tartıştığımız konular yabancılara gülünç geliyor. Neden onlarda böyle problemler yok. Cevabı çok basit. Artık çağın gereği böyle problemleri halletmişler. Çözüm basit. Kanunları düzenlersin olur biter. Ama doğru ve gerekli kanunları.

Ülkede yönetim ve kanun ve tabi hukuk zaafı var. Olmasa da zaten bir şekilde çıkarılıyor. Yaşarken farkına varmadığımız kanunlarımız,bize lazım olduğunda bir bakıyoruz ki, karışık, muğlak ve problemi çözmekten uzak şekilde dizayn edilmiş. Peki sebebi kanunları yapanların yetersizliği mi.? Tabi ki hayır. Her kanun ihtiyaçtan doğar. Durup dururken kanun yapılmaz. Ancak Kanun yaparken işin içinde olunur ve yaşarken düzenlenebilirse tabi daha faydalı ve verimli olabilir.

Sadece Kanunları koyup bir kenara çekilmek de yetmez. Uygulanması ne şekilde oluyor? aksayan yönler nedir diye de arada bir kontrol etmek lazım diye düşünüyorum. Halkın da bu denetime katılması şattır.

Kanunlarımıza zaman içinde yapılan eklemeler de problemleri çözmemiş, peki niye çözülememiş? Çünkü herkes kanunu istediği tarafa çekerek yorumlamış. Hala da öyle yapılıyor. Hukuk sistemimiz de probleme cevap veremiyor. Buna rağmen çareyi kavga etmekte arıyoruz.

Aklın yolu bir. Problem belli çözüm belli. Ağaçları ve Ormanı koruyup, çoğaltmak istiyorsan, bu değerleri ne için ve kimin adına koruyacağını saptayacaksın. Ülkeleri Milletler oluşturur. Halkı düşman kabul eden bir düzenlemeyle ağaçlar,dolayısıyla Orman korunamaz. Bütün Dünyaya bakınız. Ormanları sağlıklı ve bol olan Ülkelerde kanunlar nasıl düzenlenmiş. İnsanına güvenen kazanır, güvenmeyip sistemin dışına itmeye çalışan kaybeder

Cezalar, kötü niyetli kişilere karşı tabi ki olacak. Ama Ormanın kenarındaki dededen kalma tarlasında ağaç yetişmesine izin verdiği için türlü hukuk oyunları ve yargıtay içtihatlarına dayanarak tarlasına el konulan insanlara hadi ağaçlandırma seferberliğine dediğiniz zaman bu laf onlara küfür gibi gelir.

En verimli olan kağıt üzerinde okumak değil, uygulamasını görmektir.
Kanunlarımız tapulu arazide yetişen ağaçları kesebilmek için tapulu kesim yönetmeliği düzenlemiştir. Ve malesef birçoğumuz her yıl veya iki üç yılda bir tapulu arazimizin içinde kendiliğinden yetişen ağaçları bile kesmek zorunda kalıyoruz. Sebebi ise Orman İdaresinin keyfi ve katı uygulamalarından korktuğumuz için.

Tapulu arazide yetişen ağaçları orman şefi isterse bir raporla üst makamlara bildirip, hazinenin tapu iptali davası açmasına sebep olabilir.Aynı şef bitişik arazideki aynı hatta daha sık ve büyük ağaçlar için se kesilebilir kararı verebilir.

Birçoğunuz bu dediklerime inanmayabilirsiniz. Yazın sayfiyeye gittiğinizde veya kışın arabanızla bir yere giderken, herhangi bir beldede veya köyde durup kahvedekilere ormanla davası olanların sayısını bir sorunuz lütfen. Sayıya inanamayacaksınız.

Orman İdaresi neredeyse halkın dörtte biriyle kavgalı duruma gelmiş.

Tabi bu sayıya Orman İdaresinin açtığı davada, kendini hukuki veya parasal açıdan savunamayacağını sandığı için için haklı davasından vazgeçenleri dahil etmiyorum.

Bütün veriler Orman Kanununun ve diğer düzenlemelerin yeniden ve bu sefer daha adaletli yapılması gerektiğini gösteriyor. Bu konuda kim yardımcı olabilirse elini sıkmaya hazırım.

Kağıt üzerinde değil, uygulamada da adaletli olabilen ve vatandaşın haklarına da birinci derecede değer veren Orman Kanunları düzenlenebilirse başarılı olur. O zaman ağaçlandırma seferberliğine veya Tema gibi kuruluşlardan fayda beklemeye gerek kalmaz zaten insanlar Ağacı ve Ormanı severlerse bu ülkenin her yanı Orman olur.

Yoksa 1937 den beri denenmiş ve işe yaramamış katı ve körü körüne Ormandan yana yorumlanabilecek muğlak ifadelerin kullanıldığı düzenlemeler daha önce işe yaramadığı gibi bundan sonra da asla işe yaramayacaktır.

Önemli olan insana değer vermektir.Kendisine değer verilen insan, herşeye gereken değeri verir.

Saygılar


Düzenleyen Oğuz Karsan : 10-10-2008 saat 14:45
Oğuz Karsan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-04-2008, 13:25   #72
/
 
Giriş Tarihi: 11-02-2008
Şehir: SARIYER
Mesajlar: 39
temaya;
çok merak ediyorum konuyla ciddi ilgilenen varsa ve tüm objektifliği ile cevaplarsa sevineceğim. bugünkü koç üniversitesinin rumeli fenerindeki kampüs inşaatında tema fiili **** sözlü eylemde bulundumu, bulunmadıysa nedeni nedir?

rıfatsoydan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-04-2009, 13:34   #73
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,247
Galeri: 88
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi balbay Mesajı Göster
Tema ile ilgili Burada görüşlerimi belitmek istemiyorum. Zira çok olumsuz ve bizzat şahit olduğum bildiğim konular burada deklare edilirse, siteyi belki zan altında bırakır. Şundan emin olunuz,

sakız ağacı çok zor büyüyen bir ağaç. size bir kaç resim hazırladım, bu resimler üst yazımda ve burada ne demek istediğimi açıklayacaktır. Muhataplarını sonuna kadar eleştirmek istesemde burası yeri değil. Cem Yılmazın bir reklam karakterinde söylendiği gibi;

''Reklam Kokan Hareketler Bunlar''

İnşallah bir gün ülkemizde de gerçekten Sivil Toplum Örgütü olmayı hak edecek ve başaracak bir tane çıkar.

Bir STK hakkında, yalan yanlış bilgi verip, iftira atmak ile; (şu şunu demiş, bu bunu demişle sürdürülmeyen, ilk elden bilinen) eksik ve yanlışlarını dile getirmek arasında ciddi fark var.

Bence Tema'nın konuuşulmasında sakınca yok.

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 14-04-2009, 13:50   #74
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 22-03-2009
Şehir: izmir
Mesajlar: 850
Görüş ve beklentiler

Siyasi, politik, tutulan takımlar, sivil toplum örgütleri ile ilgili bu site de bence hiçbir şekilde başlık açılmamalı. Her nekadar açılmışsa da kendi fikrimce bu sitede, sitenin ilgi alanı olan, anabaşlığını taşıyan konular dışında bir paylaşımı yine kendimce uygun görmüyorum. Çok ciddi bilgi ve belgeleri buraya taşımak anlamında herhangi bir sıkıntı duymam. Ama ben bu sitede sadece konusu ile ilgili paylaşımlarını yeğliyorum. Demokrasi adı altında fikir alışverişi yapılacaksa da tartışılacak konular bilimsel olmadığından net bir temele oturmayacaktır. Yani bir bitkiyi yetiştirmek ile ilgili 10 kişinin farklı fikri olsada temel doğrular ve yöntemler aynıdır. Ama STÖ veya spor klüpleri **** siyasi partiler için verilecek söylemler asla bilimsel olmayacağından bir temele oturmayacak, dolayısıylada ne bana ne de bu siteye dahil olanlara herhangi bir fayda sağlamayacaktır. Bu benim görüşüm.

balbay Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-06-2011, 11:08   #75
Yeni Üye
 
av.gözde's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-02-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 8
http://ekolojiagi.wordpress.com/2011...a-araclari-v1/

pria beğendi.
av.gözde Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-05-2012, 09:21   #76
Ağaç Dostu.
 
pria's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
Çekirdek

Tema Vakfı açıklama yapıyor...
“Yeryüzünün aldığı yağmur oranı 10 yıllık aralıklarda artar. Bu sene (2012) dünyanın en çok yağmur alan senelerinden biri olacak. Bu nedenle yediğiniz kayısı, şeftali, kiraz, vişne, karpuz, kavun, erik vb. meyvelerin çekirdeklerini lütfen çöpe atmayın, hele çöp poşetlerine ASLA hapsetmeyin. Mümkünse herhangi bir yerde toprağın 10 cm altına gömün. Üzerine de bir bardak su dökün. Gömme imkânınız yoksa bu çekirdekleri biriktirip yanınıza alın, arsa, tarla, toprak yol kenarı, yamaç gibi toprağı gördüğünüz yerlere savurun... Atılan tohumların yarısı yeşillenecektir.

Yapacağınız en kötü hareket çekirdekleri poşetlere hapsetmektir! Bunu yapmayın...”

İşte size sıfır maliyetli bir çevre dostluğu. Esirgemeyin dostlar bu kadarcık çabayı...

MELİH AŞIK

Uludere - Kürecik - Gerçek Gündem

pria Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-05-2012, 11:58   #77
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,247
Galeri: 88
Pria, bunu forumdaki çekirdek toplama çalışmaları içeren konuya da yazar mısın?

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-06-2012, 22:35   #78
Ağaç Dostu.
 
pria's Avatar
 
Giriş Tarihi: 06-08-2009
Şehir: Çanakkale
Mesajlar: 6,526
TEMA Vakfı'na Land for Life Ödülü


Cumhuriyet Portal

pria Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-12-2013, 15:03   #79
Ağaç Dostu
 
incirli's Avatar
 
Giriş Tarihi: 13-06-2013
Şehir: İzmir /Ankara
Mesajlar: 645
TEMA'nın raporunda korkunç gerçekler

''Termik santral Türkiye'nin buğday ambarını ateşe verecek''
Buğday ambarı Konya, dünyanın ekolojik açıdan en önemli 200 bölgesi arasında yeralıyor. İki Milli Park ile Meke Gölü'nü barındıran bölgede Türkiye'nin ikinci büyük linyit santralinin kurulması planlanıyor. TEMA Vakfı, Konya'nın Karapınar İlçesi'ne yapılacak termik santralin çevre ve insan sağlığına olumsuz etkilerini bilimsel verilerle açıkladı. TEMA Raporu, İTÜ Kimya Metalürji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Duman, Ege Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Osman Karababa, Adıyaman Üniversitesi Ziraat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve CROP-MAL Proje Uzmanı Doç. Dr. Erhan Akça’nın yanı sıra TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç’ın bulunduğu ekip tarafından 6 ayda hazırlandı. Afşin-Elbistan’dan sonraki en büyük linyit kömür sahası olması planlanan Karapınar'daki rezervin çıkartılması durumunda 30 yılda, sadece küllerin 10 metre yüksekliğindeki 5220
futbol sahası yer kaplayacağı, tozların bile çevre illeri olumsuz etkileyeceği belirtildi. Çıkartılması düşünülen kömürün yeraltı su seviyesinin altında olduğu Karaman, Ereğli, Karapınar Bölgesi’ndeki yeraltı suyunun çekilmesiyle tarımda istihdam edilen 60 bin kişinin göç etmek zorunda kalacağı açıklandı.

"22 milyar ton toprak çıkacak"

Prof. Dr. İsmail Duman, şu bilgileri verdi: "Bölgede 1,832 milyar tonluk linyit rezervi tespit edildi. 30 yıl boyunca 5.870 MW’lık elektrik enerji üretimi öngörüyor. Sadece 1 metreküp kömür için, 9,4 metreküp kazı yapılması ve kalan 8,4 metreküp toprağın başka bir yere nakligerekiyor. 1,832 milyar tonluk linyit rezervinin tamamı için gerekli toprak kazı ve hafriyat miktarı yaklaşık 11,5 milyar metreküp, yani 22 milyar ton toprak."

"Sadece binde biri bile yılda 700 bin ton toz demek"

"Hafriyatın binde birinin bile tozlaşarak havaya kalkması, 30 yılda 22 milyon ton, yılda 700 bin ton tozun uçmasına denk düşüyor. Çıkarılacak kömür ortalama 138 metre derinlikte. Yeraltı su düzeyi en çok 20 metrede. Yeraltı suyundaki düşüş hızlanarak, obrukların sayı, büyüklüğü artacak."

"1.85 milyar ton karbon salınımı olacak"

"Tarımda istihdam edilen 60 bin kişi, bölgede göç etmek zorunda kalacak. Termik santralin soğutma su ihtiyacı 88 bin litre. Konya'da böylesi bir su kaynağı yok. 5220 futbol sahasını 10 metre yükseklikte dolduracak kül hafriyatı rüzgârla çevre illeri de etkileyecek.

Sadece Karapınar rezervinin çıkartılıp, termik santralde yakılması, Türkiye'nin 2010'da saldığı toplam sera gazı salımının 4,4 katına denk gelen, 1.85 milyar ton karbondioksiti atmosfere yayacak."

"Halk sağlığı tehdit altında"

Ege Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Osman Karababa, ise "AB araştırmalarından çıkan sonuç, 18.200’den fazla erken doğuma bağlı ölüm, 8.500 civarında kronik bronşit vakası ve her yıl 4 milyonun üzerinde kayıp iş günü. Kömürün sağlık maliyeti yıllık 42,8 milyar Avro. Karapınar'daki kömürün cıva, arsenik ve ağır metal oranları bilinmiyor."

TEMA'nn raporunda korkun gerekler | GAZETE VATAN

incirli Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 04:13.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024